8 Mayıs 2013 Çarşamba

Hayat çok değerli!


         
                              
   Deniz yavaşlamadan önce takometreye baktı:

Hız limitinin 90 km olduğu yerde 110 km ile gidiyordu ve son dört ay içerisinde dördüncü defa polis tarafından durduruluyordu.

Bir insan nasıl bu kadar şanssız olabilirdi..?

Deniz arabasını sağa çekti.

İnşallah şu anda yanımızdan daha hızlı bir araba geçer diye düşünüyordu.

Polis elinde kalın bir not defteri ile arabadan indi.

Bu polis camiden tanıdığı Ali değil mi..?

Deniz iyice arabasının koltuğuna sindi.

Bu durum bir cezadan daha kötüydü.

Camiden tanıdığı bir polis hemde hızlı gidip trafik kurallarını ihlal ettiği için.

İyi günler Ali. Birbirimizi yeniden böyle görmemiz çok ilginç.

İyi günler Deniz. Ali gülümsemiyordu.

Beni; Eşimi ve çocuklarımı görmen için eve giderken yakaladın.

Evet öyle.

Ali umursamaz görünüyordu.

Son günler eve hep çok geç geldim. Çocuklarım beni uzun süredir hiç görmedi.

Ayrıca zeliha bana bu akşam mantı içli köfte ve biftek yiyeceğimizi söyledi. Ne demek istediğimi anlıyor musun..?

Evet ne demek istediğini anlıyorum. Ayrıca trafik kurallarını ihlal ettiğini de biliyorum diye cevapladı Ali.

Eyvah bu taktik fazla işe yaramayacak gibi. Taktik değiştirmek gerekli diye düşündü Deniz.

Beni kaç ile giderken yakaladın..?

110 km lütfen arabana girer misin..? dedi Ali.

Ah Ali bekle bir dakika lütfen. Seni gördüğüm anda Takometreye baktım. Sadece 85 km ile gidiyordum.

Lütfen Deniz arabana gir diye üsteledi Ali.

Deniz canı sıkkın bir şekilde arabasına girdi kapıyı çarparak kapattı. Ali not defterine bir şeyler yazıyordu.

Ali niye benim ehliyetimi ve araba ruhsatımı istemiyor ki diye düşündü.

Deniz ne olursa olsun bundan sonra camide de bu adamın yanına oturmaktansa bir kaç gün Deniz camiye gitmeyecekti.

Ali kapıyı tıklatıyordu. Deniz arabasının penceresini 5 cm kadar açtı. Ali Deniz'e bir kağıt verdi ve gitti.

Ceza değil bu diye kendi kendine söylendi Deniz. Bir anda sevinmişti. Bu bir yazıydı ve kağıtta şunlar yazıyordu:

Sevgili Deniz benim bir kızım vardı. Altı yaşındayken çok hızlı araba kullanan biri tarafından öldürüldü.

Bu kazadan dolayı adam cezalandırıldı.

3 yıl hapishane cezasıydı bu. Bu adam hapishaneden çıkınca kendi çocuklarına sarılıp öpüp onları tekrar koklayabildi ama ben öpebilmek için cennete gidinceye kadar beklemem gerekiyor.

Bin defa adamı affetmeye çalıştım Bin kerede başardığımı zannettim. Belki başarmışımdır ama hala kızımı düşünüyorum.

Lütfen benim için dua et ve dikkat et.

Deniz tek bir oğlum kaldı.

Deniz 15 dakika kadar bir süre yerinden kıpırdayamadı.

Daha sonra kendine gelip yavaş yavaş evine gitti.

Evine varınca çocuklarına ve eşine sıkıca sarıldı.

Hayat çok değerli sürekli dikkat et. Dikkatli araba kullan ve başkalarının hakkına saygı göster.

Hiç bir zaman unutma istediğin kadar araba satın alabilirsin.

AMA İNSAN HAYATINI ASLA..!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder